Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, Türkiye’nin tahıl anlaşmasıyla ilgili girişimini açıkladı
Rusya Dışişleri Bakan Sergey Lavrov, Türkiye’nin bu yılın ilkbaharında tahıl anlaşmasının yeniden yürürlüğe girmesi için girişimde bulunduğunu ve Moskova’nın buna hazır olduğunu açıkladı.
Rusya’da yeni eğitim-öğretim yılının ilk günü olması ve 1 Eylül Bilgi Günü vesilesiyle Moskova Devlet Uluslararası İlişkiler Enstitüsü’nde (MGİMO) öğrencilere hitap eden Lavrov, Türkiye’nin tahıl anlaşmasıyla ilgili girişiminden bahsetti.
Lavrov, “Türkiye tarafından bu ilkbaharda gıda sevkiyatlarının korunmasına ilişkin anlaşmaların değiştirilmiş bir formatta yeniden yürürlüğe koyulması yönünde bir girişimde bulunuldu. Ukraynalılar son anda “Ticari gemilere dokunulmamasına dair yükümlülüklere ek olarak, nükleer santrallerin güvenliğinin korunması gerektiğine ilişkin bir madde daha koyalım” dediler. Yersiz görünse de biz ‘Tamam’ dedik” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Rus tarafını bunun ileriye doğru bir adım olacağına ikna ettiğini, tamamen samimi bir rol oynadığını ve faydalı olmaya çalıştığını anlatan Lavrov, “Biz kabul ettik ancak bunu bizzat öneren Ukraynalılar, daha sonra bundan memnun olmadıklarını söylediler. Görünen o ki, daha o zaman nükleer santralleri bombalama planlıyorlarmış” dedi.
Anlaşma bir yıl yürürlükte kaldı
Temmuz 2022’de İstanbul’da imzalanan tahıl anlaşmasında Batı’nın yükümlülüklerini yerine getirmemesi Moskova’yı anlaşmadan çekilmek zorunda bırakmıştı.
Temmuz 2023’te Rusya Dışişleri Bakanlığı, anlaşmanın geride kalan bir yıl içindeki uygulanma performansının hayal kırıklığı yarattığını kaydederek aleni sabotaj koşulları altında anlaşmayı uzatmayacaklarını, Türkiye, Ukrayna ve BM Genel Sekreterliği’ni bu konuda bilgilendirdiklerini duyurmuştu.
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya’nın ancak şartlarından her birinin yerine getirilmesi halinde anlaşmaya döneceğini belirtmişti.
‘Durov, Batı’nın Telegram’ın denetimiyle ilgili ‘tavsiyelerini’ dinlemedi’
Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, Rus sosyal medya platformu Telegram etrafında yaşanan gelişmeler hakkında da değerlendirmelerde bulundu.
Telegram’ın kurucusu Pavel Durov’un çok özgür olduğunun anlaşıldığını kaydeden Lavrov, Durov’un Batı’nın Telegram’ın denetimiyle ilgili ‘tavsiyelerini’ dinlemediğini belirtti.
Bu tür durumların sadece Durov’un başına gelmediğine dikkat çeken Lavrov, Meta kurucusu Mark Zuckerberg’in ABD Senatosu’na çağrıldığını ve işbirliği yapmayı kabul ettiğini daha önce itiraf ettiğini anımsattı.
Lavrov, Batı’nın hoşlanmadığı diğer köklü platformların da aynı kaderi paylaştığının altını çizdi.
Durov’un gözaltı süreci
Rus ve Fransız basınında yer alan haberlere göre Durov, Telegram‘da yasa dışı içeriklere erişim sağlandığı için 24 Ağustos’ta gözaltına alınmıştı. Paris’te havalimanında gözaltına alınan Durov, çok sayıda tartışmaya da yol açmıştı.
Paris Savcısı Laure Beccuau, Telegram’ın kurucusu ve sahibi olan Rus asıllı milyarder Pavel Durov’un 8 Temmuz’da siber suçlar birimi tarafından başlatılan çocuk istismarı, uyuşturucu kaçakçılığı ve dolandırıcılık ile ilgili soruşturma kapsamında gözaltına alındığını açıklamıştı.
24 Ağustos’ta gözaltına alınan Durov, çarşamba günü çıkarıldığı mahkemece 5 milyon euro kefalet ve adli kontrol şartı ile serbest bırakılmıştı.
10 yıla kadar hapis cezasıyla karşı karşıya olduğu 10 farklı suçla hakim karşısına çıkacak olan Durov’a yurtdışına çıkma yasağı ve haftada iki kez poliste imza atma zorunluluğu getirilmiş durumda.